Pazar günü yapılacak miting için yapılan “301 Kara Tabutla Sesiz, Pankartsız Bir
Uğurlama” önerisi çok büyük destek görüyor ama zamanın sınırlılığı ve böyle
bir öneriyi destekleyen ve beğenenlerin örgütsüzlüğü nedeniyle gerçekleşemeyebilir
ama insanlar yaratıcılıklarını koyar son bir çaba gösterirlerse hala
gerçekleşebilir. Bunun için gelişmeleri aktarayım.
Aslında fikir bana ait değildi. Evveli gün yürüyüş yaparken
bir tanıdığıma rastladım, her zamanki gibi politik gelişmeleri, tekrar
ölümlerin başlamasını; bildiğimiz gördüğümüz olayları konuşurken, söz Pazar günü
yapılacak mitinge gelince, arkadaş, benim de yeni tanıdığım bir arkadaşının
böyle bir fikri olduğundan söz etti. Benim de ilgimi çekti.
Kimi forumlara katılıp faaliyetlerini izleme ve dışarıdan
destek olmaya çalışma dışında örgütlü bir insan olmadığımdan doğrusu somut ve
pratik bir öneri olarak değil de genel olarak, böyle yaratıcı biçimlere ihtiyaç
var anlamında, bir yazıda kullanılabileceğini düşünerek, “bu fikri bir yazımda
işleyebilirim dedim bana aktaran arkadaşa.
Hem bunu gerçekleştirecek bir örgütsel bağım olmadığından;
hem yıllar sonra Türkiye’ye dönmüş bir insan olarak pek fazla kimseyi
tanımadığımdan; hem de önerinin benim gibi “psikolojik savaş” denebilecek
yöntemlerle hakkında yalan yanlış bir sürü önyargı bulunan bir insandan gelmesi
halinde, benimseneceği varsa bile benimsenmeyebileceğinden; hem de mitinge
kadar çok az bir zaman kalmışlığı nedeniyle pratik bir öneri olarak sunmayı
aklımdan bile geçirmedim.
O gün akşamüstü de, HDK’nın forumlarda çalışan üyelerinin
bir toplantısı varmış. HDK’nın forumların çalışmaları hakkında hiçbir konsepti
olmadığı gibi, birçok üyesi kendiliğinden, Forumlar - Parklar- Dayanışmalar’da
kendi girişimi ile çalışmasına ve bir şeyler yapmasına rağmen, bunların bile
arasında doğru dürüst bir ilişki; ortak bir tartışma ortamı bile bulunmadığı
için en azından tanışmak, birbirlerinin yaptıkları hakkında bilgilenmek için
bir toplantı tertiplemişler. (HDK’nın üyesi falan değildim. İlk kongresine
katılmış ama orada bir karşı öneriyi okumama bile, açıktan da değil, tüzüğü bile
çiğneyerek yapılan sansür ve engellemeden ve bunun susarak onaylanmasından sonra,
sadece uzaktan izlemeye çalışıyordum.) O toplantıya katılan bir arkadaş, “gel
sen de forumlarda çalışıyorsun, izle, bir fikir sahibi ol, ama sakın konuşma”
diye beni davet etmişti. O saatlerde biraz da vaktim olduğundan ve Türkiye’den yıllarca
uzak kalmış bir insan olarak, kanlı-canlı yaşayan insanları görmek ve somut
gözlemler yapmak için bir fırsat olduğundan toplantıya zamanında gittim.
Toplantıya katılacaklar henüz gelmemişti. On kadar genç
vardı Okmeydanı’nda Cemevi’nin bahçesinde polis kurşunuyla vurulmuş Kurt’un birkaç
saat önceki ölümünü protesto için yapılan çağrıya gitmek üzere bekliyorlardı
her halde. Benim gibi hiç bilmedikleri yaşlı bir insanı görünce konuşmalarını
kestiler. Anlaşılan beni polis veya ne idüğü belirsiz yaşlı bir insan olarak
değerlendirmişlerdi. Rahatsız ettiğimi görüp ineyim aşağıda bekleyeyim diye düşündüm.
Aşağıda beni davet eden arkadaşa rastladım. Gösteri olduğu
için hiç kimsenin gelmediği, toplantının bu durumda olamayacağını söyledi ve
konuşmaya başladık. Sohbet esnasında, aslında zaman olsa ve miting çağrıcıları
akıl etmiş olsaydı diye birkaç saat önce duyduğum öneriyi anlattım.
Arkadaşın kafasına yattı ve kendisinin birkaç saat önce,
miting çağırıcılarıyla mitingin hazırlık toplantısında olduğundan; kendisine
daha önce böyle yaratıcı ve güzel bir öneri söylenmiş olsaydı, orada
söyleyebileceğini ve böyle bir karar çıkabileceğini; ama ertesi gün yine bir
toplantı olacağını geç de olsa bir deneme yapılabileceğini söyledi.
O arada toplantı için daha birkaç kişi gelince, en azından
gelenlerle bir konuşalım dendi. Fikir orada da açıklanınca duyan herkeste
olumlu bir yankı buldu ama çok geç olduğu söylendi.
O arada gerçekleşse nasıl olur diye, o kadar çok sembolik de
olsa tabutun yapımı nasıl organize edilir diye konuşuldu. Bir arkadaşın daha
önce Roboski vesilesiyle böyle sembolik tabut hazırlama işiyle ilgilendiği onun
bileceği söylendi. Ona telefon edildi. Gelmeye ikna edildi.
Gelince, tabutların kartondan yapıldığını, standart karton
boyutunun 120 veya 130 cm kadar olduğunu, bu nedenle tabutların ancak o
uzunlukta olabileceğini söyledi. Üzerlerine siyah bez veya kâğıt kaplanabileceği,
her tabuta ir işçinin adının yazılabileceği ve üstüne madenci olduğunu sembolize
eden bir baret koyulabileceği konuşuldu. Konuşuldukça daha bir benimsendi ve
yapılabilirliği gibi bir fikir oluşmaya başladı.
Bu arada destek bulmak için, mitingin tertipleyicilerinden DİSK’in
temsilcisine falan telefon edildi. O da olumlu buldu. HDP il başkanına telefon
edildi o da olumlu buldu. Birden bire az zamana rağmen önerinin gerçekleşmesi
olasılığı ortaya çıktı.
O zaman sanki gerçekleşebilecekmiş gibi, biz Kadıköy olarak
30 tabutu üstlenelim ve yapalım. Tertipleyiciler onaylarsa ne ala; onlar
onaylamazsa HDK-HDP onaylar. Bu arada HDK veya HDP’nin sahip çıkması halinde İstanbul
çapında bir seferberlikle, mitingin tertipleyicileri kabul etmese bile fiilen
yapılabileceği konuşuldu. Bir kere yapılsa bir örgüt ismi olmadığından gerçek
kitlenin tabutlarla yürüyebileceği bunun yürüyüşe esas damgayı vurabileceği
söylendi. Sonra da dağılındı. Ertesi günkü toplantılara bu önerileri götürmeyi
beni de o toplantıya davet etmiş olan arkadaş üstlendi.
Tabii böyle ani bir gelişme olunca ben ne yapabilirim diye
düşündüm. Ben de bari bir yazı yazarak destek olayım dedim. Sabah erkenden
kalkıp dünkü yazıyı yazdım. Gruplara yollayıp, Fecabook ve Twitter’de
paylaştım.
Bir sürü olumlu yankılar gelmeye, paylaşılmaya başladı. Ama
bunlar örgütsüz olunduğu için pratik bir sonuç doğuramazdı.
Bu arada, Facebook’taki bir paylaşımın altına bir kadın arkadaş,
13.00’de Caferağa forumun işgal evinde bir toplantı olduğunu oraya gidip
söylemek gerektiğini yazmış. Çıkıp hem oraya hem de Don Kişot’a bakayım, eğer
forumlar bu işe sahip çıkarsa, kendileri de örgütleyebilirler ve örgütlenmesine
katkıda bulunabilirlerdi; Gezi’nin yaratıcılığına ve kitleselliğine uygun bir
biçimdi.
Don Kişot’ta bir iki kişi vardı. Pinpon oynuyorlardı.
Caferağa Forumu’nun işgal evinde toplantı varmış ve ara yapmışlardı. Pek
kimseyi de tanımıyordum. Tanıdığım bir arkadaşa anlattım. Öneriden haberi
yokmuş ama olumlu buldu ve gel toplantıda söyle dedi. Toplantıya katılıp
gündemleri olmamasına rağmen, özür dileyip bir bilgi vereceğimi söyleyip esas
fikri kısaca aktardım. Aktarma esnasında bir iki kişi haricinde herkesin
gözlerinde destekleyici ifadeler okunuyordu. Ama o sıra konu ve toplantıları
başkaydı. Bilgilendirme yaptıktan sonra ayrıldım. Belki birileri sahip
çıkabilirdi. En azından böyle bir öneri olduğunu duymuşlardı.
*
Bu arada DİSK ve HDK-HDP cephesinde şu gelişmeler olmuş.
Zaten önceden durum şöyleymiş:
HDK-HDP “bayrak flama
göstermek konusundaki ifratların acımızı göstermenin üzerine çıktığı, acımızı
göstermeyi perdeler bir hale büründüğü” gerekçesiyle bayrak flamaya karşı
çıkıyormuş.
Çağrıcılar da "biz
çağrıcı kurumlar, sadece kortejimizin nereden başladığının bilinmesi için
önümüzde bir tane pankart taşıyacağız. Bu pankartın iki yanında da birer tane
federasyonun yelken flaması olacak, bu pankart ve iki tane yelken dışında
kortejlerimizde başkaca bir flama, bayrak olmayacak. Bu anma vurgulu mitingin
ruhuna uygun olarak böyle davranacağız ve başka yapıların da nasıl
davranacaklarını elbet kendileri bilir ama böyle davranmalarından memnuniyet
duyarız” diyorlarmış.
HDK-HDP il koordinasyonu da bu tavrı benimsemiş; “İşçi baretli ve tulumlu arkadaşlarımız
temsili tabutlar taşıyacaklar. Siyah kıyafetler giyerek mitinge katılmaya davet
ediyoruz.” kararı almış
“Sol Muhalefet Güçleri (galiba ÖDP ve EHP)” “bayrak, flama taşımayacaklarını, sadece bir
tane pankart ve tek bir flama taşıyacaklarını” söylemiş.
Ancak çağrıcılar kurulu, öneriyi DİSK adına katılan kadın
temsilcinin “ay ben böyle bir şeyde çok kötü olurum” demesi ve reddetmesiyle kabul
edilmemiş. Kendisine zaten “kötü olunsun” diye bunu yapalım denmişse de ikna
edilememiş. Zaten o sıralarda vurulan diğer kişiye ve bir gün önce vurulan Kurt
söz konusu olduğundan ortam da uygun değilmiş ve öneri biraz da gümbürtüye
gitmiş.
Ancak bütün bunlara rağmen belli başlı örgütlerin sembolik
birer flama ve bayrak dışında bir şey taşımayacaklarını söylemesi; HDK-HDP’lilerin
301 olmasa da yapabildikleri kadar siyah tabutla gelme kararı nedeniyle, mitingin
alışılmış klasik mitinglerden farklı; acıyı ve protestoyu göstermeye yönelik
bir vurgusu olması ihtimali büyük.
Özetle durum budur. Ve hala gerçekleşebilir.
*
Bu durumda kimi örgütler, çeşitli arkadaş grupları; “Gezi’nin
bakiyesi” forumlar-dayanışmalar-parklar veya tek kişiler imkânları ölçüsünde kara
tabutlar yapıp gelebilirler. İlle de tam 301 olmasının pek önemi olmayabilir. 301
çok büyük bir sayıdır ve zaten öyle büyük bir alana yayılacak o kadar çok
tabutu sayamaz. Bu durumda belki o örgütlerin sınırlı flamaları bile ikinci
plana düşüp, tabutlarla birlikte ve ardında yürüyebilen büyük ve sessiz bir
kitle oluşabilir. Bu olasılık hala vardır. İnsanların yaratıcılığı ve
kendiliğinden örgütlenme yeteneği bürokratik ve yukarıdan buyurmalarla yeter ki
engellenmesin.
Yani şu durumda tamı tamına yapılan öneriyi karşılamasa da
ona yakın ve aradaki zamanda ve bizzat miting alanında ona da dönüşebilecek bir
noktada bulunuluyor.
Örgütler ayrı bir blok halinde katılımlarını ifade eden
kendi sembolik pankart ve flamalarıyla katılabilir. Bunun ardında artık yapılıp
geldiği kadarıyla siyah tabutlardan bir kolon oluşturulabilir. Bu hala güçlü
bir olasılıktır. Böyle bir kolona halkın katılması, çok büyük bir kitlenin
katılması mümkündür. Yeter ki böyle,
alışılmışın dışında bir miting olacağı duyurulsun.
*
Basit ve kolay olarak bir tabut şöyle yapılabiliyormuş. Karton
satın alınabilir. Ama civardaki bir dükkânın attığı kartın kutular ve ambalaj
malzemelerinden bile yapılabilir. Artık bulunan büyük kartonun boyuna göre. 120
veya 150 cm boyunda ve 50 veya 60 cm eninde bir karton alınır veya kesilir. (Yalıtkan
olarak kullanılan köpük gibi bir malzeme de olabilir. Bu aralar evlere
mantolama yapılıyor ve orada burada bol miktarda böyle parçalar bulunabiliyor.).
Onun çevresi 20 veya 40 cm eninde bir karton ile kaplanır. Dikdörtgen kartonun ille
de en altta olması da gerekmez. Ortasında da olabilir. Çünkü üzeri siyah bez veya
krepon kâğıdı vs. ile kaplanacağından içi görülmez. Kenarları taban olarak
alınana ortadan bir yerlerden sabitlemek daha kolay ve pratik olabilir. İstenirse
yanları kaplayan kartonun önünden ve arkasından yanlara doğru 100 veya 200 cm
arası karton tabutu taşıyabilecek kadar kalınlığın yeter olduğu iki çıta
geçirilir. Yine en ön ve en arkaya yanları kaplayan kartonun üstüne doğru 10 cm
kadar yükselecek iki çıta çakılır. Bunlar bir iple bağlanır. Bu tabutun her yeri
siyah bir bez veya kâğıtla kaplanır. Siyah bur tabut görüntüsü elde edilir. Bunu
herkes kendi evinde yaparak bile gelebilir. Forumlar-Dayanışmalar-Parklar ise
kendi imkânlarıyla epey bir miktarı getirebilir.
Bu vesileyle, belki bu tabutların hazırlanmasında ve
sıralanmasında işe yarar diye hem de unutulmaması için bu devlete ve sermayeye
kurban giden 301 işçinin listesini aşağıya aktarıyoruz.
*
Termodinamiğin ikinci yasası kapalı sistemlerde
düzensizliğin (entropinin) arttığını anlatır. Kırılan bir bardak yeniden
kendisi birleşmez.
Ama açık sistemlerde, yani dışarıdan bir enerji alan
sistemlerde, kendi kendine bir örgütlenme eğilimi bile vardır denilebilir. Böyle
olmasaydı zaten yeryüzünde hayat bile ortaya çıkamazdı.
Cansız madde bile örgütlenerek hayatı; kendi benzerini yapan
molekülleri ortaya çıkarabilirken; bilinçsiz karıncalar, denizdeki sardalyeler;
gökteki kuş sürüleri bile kendiliğinden ve hareket halinde harika görüntüler çıkaracak
biçimde örgütlenebilirken biz bilinçli modern insanlar, “eşrefi mahlûkat” niye
örgütlenemeyelim. Şu sosyal ve politik “zaman oku”nu niye tersine
çeviremeyelim?
*
Bu vesileyle bazı gruplarda rastladığım ve içinde dile
getirilen düşüncelerin pek çok insan tarafından da paylaşıldığını bildiğim iki
metni yine konumuzla bağlantılı olduğu için burada paylaşmak isterim.
Yazanların ismi önemli değil. Fikir önemli. Birbirinden bağımsızca birbirini
bilmeden böyle düşünen o kadar çok insan var ki.
Birinci Mektup:
“Bugün katıldığımız
Uğur Kurt’un katledilmesini protesto yürüyüşünün ardından eylemliliklerimizle
ilgili düşünce ve duygularımı sizlerle paylaşmak istedim. Uzun süredir
Kadıköy’de birbirinin tekrarı sayabileceğimiz, kitleselliği azalmış, etki gücü
zayıflamış eylemlilikler süreci yaşıyoruz. Birçoğumuz bu eylemlerin
zayıflamasından ve rutinleşmesinden kaynaklı memnuniyetsizliğimizi
paylaşıyoruz.
Soma katliamın
ardından mahalle forumları olarak hızlı bir refleks geliştirerek bir hafta
boyunca hemen hemen her gün bir araya gelip, eylem öncesi ve sonrası uzun
değerlendirmelerde bulunarak farklı bir eylemlilik tarzı hayata geçirmeye
çalıştık. Günü kurtarmak ve yapmış olmak için yapmaktan öte yaşanan sürecinin
toplumsal ruh halini yakalayacak eylemler için kolektif olarak kafa yorduk. Ve
uzun zamandır alıştığımız rutinin dışına çıkan, kendine göre etki ve
kitlesellik yaratabilen –bahariye’de mumlarla oturma ve mahallerden rıhtıma
yürüyüş-gibi eylemlilikler düzenledik. Ardından Soma için neler yapabiliriz
sorusunu en katılımcı şekilde planlayabileceğimiz ortak bir forum düzenledik.
Okmeydanı’ndaki saldırı olmasaydı bu akşam Soma Holding’in önünde sermayeye
yine farklı ve yaratıcı bir yöntemle sözümüzü söyleyecektik.
Bu akşam katıldığımız
Uğur Kurt protestosu ise; daha önceki onlarca benzer eylemin tekrarı,
etkisi zayıf, kitleselliği düşük ve moral açıdan üzüntü vericiydi. Mahalleler
olarak ortak akılla toplumsal ruh halini iyi analiz eden ve ona uygun eylemler yaratma
çabamızın iyi sonuçlar verdiğini birlikte gördük. Yakaladığımız bu yöntemle
devam etmeyi zorlayalım derim. Bizi bekleyen zor dönemlerde bu şekilde
güçlü karşı duruşlar yaratabileceğimize inanıyorum.”
İkinci Mektup:
“Söyleyeceklerimin
birileri tarafından şiddetle tepki görme ihtimalini göze alıp yazıyorum.
Bir süredir Kadıköy'de
yapılan bütün yürüyüşler, oturma eylemleri vs. kişisel tatminimizden öteye
geçmiyor. Kadıköy yansa yıkılsa çatışmalar artık haber bile olmuyor. Dönüp
geçmiş eylemlerimize bakarsak katılım konusunda da, haber yapılması anlamında
da olumlu tablo çizen eylemlerin çatışma ihtimalinin daha zayıf görüldüğü,
yaratıcı ve çoluk çocuk katılına bilen eylemler olduğu anlaşılır.
Bu bilgiler ışığında,
sırf sessiz kalmamak adına Kadıköy'e yapılacak klasik bir eylem çağrısı kafadan
okuyan insanlarda "haa, yine çatışma çıkacak o zaman, biz gitmeyelim"
duygusu, olaysız bir yürüyüş yaptığımız taktirde de etraftakilerin
çoğunluğundan "gene yürüyorlar, kim bilir neden" tavrı yaratacaktır.
Etkinin böyle olduğunu anlamak için eylemlerin, planların, programların biraz
dışına çıkıp mahalleliyle iletişim kurmak yeterli. Tabi bu arada bu
bahsettiklerim "allah belalarını versin bunların, yine ortalığı birbirine
katıp polisi mahallemize çektiler" diyenlere göre çok daha kazanılabilir
ve "bir şey yapmalı"nın gerekliliğine inanan insanlar. Elbette daha
uçları ve kendimizi asla açıklayamayacak olduklarımız da mevcut.
Bütün bunları söyleme
sebebim, evet acılıyız ve öfkeliyiz, ve evet susup oturmak normalleştirmektir
eninde sonunda. Ancak yapılacak eylemler, protestolar olan biteni bilmeyenlere
bilgi vermeyecekse, klasik sloganlarla Kadıköy'de tur atıp sonunda bir
çatışmaya bağlanacaksa bu saatten sonra her çağrımızda daha da yalnızlaşırız ve
"bir grup marjinal" diye kestirip atılacak hale geliriz.
Eylem yapmaktaki
amacımızı ortaya doğru koyabilirsek eylem biçimlerini de daha rahat
belirleyebiliriz diye düşünüyorum. Ben bu noktada yapılacak bir eylemin
bilmeyenlere konunun ulaşmasını sağlamak, "eylemlere katılan kötü
çocukların başına kötü şeyler gelir" algısını kırıp gidişata hep birlikte
dur demezsek kimsenin canının güvende olmadığını anlatmak amacıyla yapılması
gerektiğini düşünüyorum. Mesela dün boğada tek başına eylem yapan çocuğun
yaptığı gibi elimizde bilgilendirici kartonlarla dolaşabiliriz (ibadethaneye
gittim, polis vurdu öldüm. peki sen güvende misin? gibi), Kadıköy'ün kilit
noktalarında belli aralıklarla ajitatörlerle bilgilendirmeler yapabiliriz,
iskele meydanı normalde ulaşamadığımız insanlara ulaşabilmemiz için çok önemli
bir nokta, burada yerlere yatıp üstümüze yazılar koyabiliriz... Ne bileyim
işte, bir kaç kişide bile farkındalık yaratsak önemlidir bu.
Benim yaklaşımım fazla
naif bulunabilir, ama bu şekilde düşünen tek kişi olamayacağım varsayımından
hareketle ben gibi insanları temsilen yazdığımı düşünün.”
Evet, çok insan var ve birbirlerinin varlığından bile
haberdar olamadıkları için seslerini duyuramıyorlar. Yukarıdaki satırları
yalnız olunmadığını göstermek için aktardık.
301 Kara tabutu benimseyenler de öyle. Balık ve kuş sürüleri
kadar çoklar ama birbirlerinden haberleri olmadıkları için bir balık ve kuş
sürüsü kadar bilme bir uyumlu davranış gösterip sürü kadar bile olamıyorlar.
Belki Pazar günkü 301 kara tabutlu sembolik cenaze böyle bir
tanışmanın ve ne kadar çok olduğun görmenin başlangıcı olabilir.
Olur değil, küçük de olsa bir olasılık olarak, olabilir.
24 Mayıs 2014 Cumartesi
Madende devlete ve sermayeye kurban olan 301 işçinin listesi
No
|
ADI-SOYADI
|
İLİ
|
İLÇESİ
|
1
|
ABDULLAH İNAL
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
2
|
ABDULLAH ÖZDEMİR
|
MANİSA
|
SOMA
|
3
|
ABDULLAH SİVRİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
4
|
ABDÜLMÜTTALİP AKAY
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
5
|
ADEM ABOKAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
6
|
ADEM ÇETİNER
|
İZMİR
|
KINIK
|
7
|
ADEM VAROL
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
8
|
AHMET AKBULUT
|
MANİSA
|
AKHİSAR
|
9
|
AHMET AKDEMİR
|
MANİSA
|
SOMA
|
10
|
AHMET ALİ ASLAN
|
İZMİR
|
KINIK
|
11
|
AHMET AVCU
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
12
|
AHMET BAL
|
MANİSA
|
SOMA
|
13
|
AHMET ÇELİK
|
ADANA
|
|
14
|
AHMET ERGÜN
|
KÜTAHYA
|
SİMAV
|
15
|
AHMET EROL
|
ÇORUM
|
|
16
|
AHMET GÜLCÜ
|
MANİSA
|
SOMA
|
17
|
AHMET GÜVEN
|
İZMİR
|
KINIK
|
18
|
AHMET KAYA
|
MANİSA
|
SOMA
|
19
|
AHMET SOLUK
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
20
|
AHMET ŞEN
|
İZMİR
|
KINIK
|
21
|
AHMET VARAL
|
MANİSA
|
SOMA
|
22
|
AKİF DORUK
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
23
|
ALİ BİÇAK
|
MANİSA
|
SOMA
|
24
|
ALİ ÇİFİTCİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
25
|
ALİ GÜL
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
26
|
ALİ KAVAS
|
MANİSA
|
SOMA
|
27
|
ALİ KİLİT
|
ZONGULDAK
|
|
28
|
ALİ ŞAHİN
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
29
|
ALİ ŞENTÜRK
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
30
|
ALİ YANAR
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
31
|
ALİ YÜKSEL
|
MANİSA
|
SOMA
|
32
|
ARİF DEMİR
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
33
|
AŞKIN KOYUN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
34
|
AYDIN ÖZGÜN
|
BARTIN
|
|
35
|
AYHAN AVCI
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
36
|
BAYRAM ALİ DAĞLI
|
İZMİR
|
KINIK
|
37
|
BAYRAM BAYINDIR
|
MANİSA
|
SOMA
|
38
|
BAYRAM EROL
|
MANİSA
|
SOMA
|
39
|
BAYRAM İNDİRİK
|
İZMİR
|
KINIK
|
40
|
BAYRAM PARÇA
|
MANİSA
|
SOMA
|
41
|
BEYTULLAH ÇAKIR
|
İZMİR
|
KINIK
|
42
|
BİLAL AY
|
İZMİR
|
KINIK
|
43
|
BİLAL BİLGİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
44
|
BİLAL MALKOÇ
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
45
|
BURAK KARAYEL
|
ÇANKIRI
|
|
46
|
CELAL SEVİNÇ
|
MANİSA
|
SOMA
|
47
|
CEMAL KAYA
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
48
|
CEMAL YILDIZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
49
|
CEMİL TAŞDEMİR
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
50
|
CENGİZ ÇANTAL
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
51
|
CENGİZ KARGI
|
KÜTAHYA
|
|
52
|
CENGİZ ŞİMŞEK
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
53
|
DAVUT AĞIZ
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
54
|
DAVUT ÇEÇEN
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
55
|
DAVUT DURAN
|
KÜTAHYA
|
SİMAV
|
56
|
DAVUT KÖSE
|
MANİSA
|
SOMA
|
57
|
DOĞAN YILDIRIM
|
İZMİR
|
KINIK
|
58
|
DURSUN DEMİRCAN
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
59
|
EMİN ESEN
|
MANİSA
|
SOMA
|
60
|
EMİN KURT
|
BALIKESİR
|
BALYA
|
61
|
EMİN MAZI
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
62
|
EMRAH ÇAKIR
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
63
|
EMRULLAH ARMUT
|
HAKKARİ
|
|
64
|
ENGİN YILDIRIM
|
KÜTAHYA
|
|
65
|
ERCAN CEZELİ
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
66
|
ERDAL DEMİREL
|
AYDIN
|
DİDİM
|
67
|
ERDOĞAN KÖSE
|
MANİSA
|
SOMA
|
68
|
ERDOĞAN MERDİM
|
İZMİR
|
KINIK
|
69
|
ERDOĞAN SEVBEN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
70
|
ERGUN KOYAKKAYA
|
KÜTAHYA
|
|
71
|
ERGÜN AKKUŞ
|
BALIKESİR
|
|
72
|
ERGÜN SİDAL
|
İZMİR
|
KINIK
|
73
|
ERKAN ALTUNTAŞ
|
ZONGULDAK
|
TOZLU
|
74
|
ERKAN DOĞDU
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
75
|
EROL IŞIK
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
76
|
EROL UYSAL
|
İZMİR
|
KINIK
|
77
|
ERSAN ÇETİN
|
İZMİR
|
KINIK
|
78
|
ERSİN KEÇELİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
79
|
EVREN SARI
|
İZMİR
|
KINIK
|
80
|
FARUK KARAHAN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
81
|
FATİH KÖSE
|
KÜTAHYA
|
|
82
|
FEDAİ BOZDAĞ
|
BALIKESİR
|
BİGADİÇ
|
83
|
FERHAT AVKAŞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
84
|
FERHAT CANBAZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
85
|
FERHAT İREN
|
MANİSA
|
SOMA
|
86
|
FERHAT TOKGÖZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
87
|
FERİDUN ÇELİK
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
88
|
GAFUR ŞEN
|
MANİSA
|
SOMA
|
89
|
GAZİ OSMAN SÜMER
|
ISPARTA
|
|
90
|
GÖKHAN YILMAZ
|
İZMİR
|
KINIK
|
91
|
GÖKNUR KOCAGEDİK
|
MANİSA
|
SOMA
|
92
|
GÜNGÖR KAYRAK
|
İZMİR
|
KINIK
|
93
|
HAKAN TAŞDEMİR
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
94
|
HAKAN UÇKUN
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
95
|
HAKKI DOĞAN SAL
|
MANİSA
|
SOMA
|
96
|
HALİL ERGÖZ
|
MANİSA
|
AKHİSAR
|
97
|
HALİL İBRAHİM DOĞAN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
98
|
HALİL İBRAHİM HAMURCI
|
KÜTAHYA
|
|
99
|
HALİL KOCA
|
MANİSA
|
AKHİSAR
|
100
|
HALİL ŞEVİK
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
101
|
HARUN KESKİN
|
İZMİR
|
KINIK
|
102
|
HASAN AKKAŞ
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
103
|
HAYRİ TÜRKER
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
104
|
HAYRULLAY BAYGÜL
|
BALIKESİR
|
BİGADİÇ
|
105
|
HİMMET ANAÇLI
|
MANİSA
|
SOMA
|
106
|
HÜSEYİN AVKAŞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
107
|
HÜSEYİN DALBUDAK
|
İZMİR
|
KINIK
|
108
|
HÜSEYİN DEMİR
|
MANİSA
|
SOMA
|
109
|
HÜSEYİN KILINÇ
|
İZMİR
|
KINIK
|
110
|
HÜSEYİN KİLİNÇ
|
İZMİR
|
KINIK
|
111
|
HÜSEYİN TOP
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
112
|
İBRAHİM BİÇER
|
MANİSA
|
AKHİSAR
|
113
|
İBRAHİM ÇELİK
|
DENİZLİ
|
|
114
|
İBRAHİM ÇIRAK
|
UŞAK
|
|
115
|
İBRAHİM DUMAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
116
|
İBRAHİM GEZER
|
MANİSA
|
KULA
|
117
|
İBRAHİM GÖKÇE
|
İZMİR
|
KINIK
|
118
|
İBRAHİM KUTBEY
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
119
|
İBRAHİM SALGIN
|
İZMİR
|
KINIK
|
120
|
İBRAHİM SUNGUR
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
121
|
İDRİS ARSLAN
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
122
|
İDRİS DURAN
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
123
|
İLKAY YILDIRIM
|
İZMİR
|
KINIK
|
124
|
İLYAS ÖZKAN
|
KÜTAHYA
|
GEDİZ
|
125
|
İLYAS YILDIRIM
|
MANİSA
|
SOMA
|
126
|
İSA ALDEMİR
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
127
|
İSA ÇALIŞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
128
|
İSA SADAN
|
ORDU
|
|
129
|
İSA SEVBEN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
130
|
İSMAİL ASLAN
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
131
|
İSMAİL ASLAN
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
132
|
İSMAİL CANBAL
|
MANİSA
|
SOMA
|
133
|
İSMAİL ÇATA
|
MANİSA
|
SOMA
|
134
|
İSMAİL ÇOŞKUN
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
135
|
İSMAİL DEĞİRMEN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
136
|
İSMAİL GEZER
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
137
|
İSMAİL GÜRPINAR
|
KÜTAHYA
|
GEDİZ
|
138
|
İSMAİL KALKAN
|
KÜTAHYA
|
GEDİZ
|
139
|
İSMAİL KUTLU
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
140
|
İSMAİL ÖZTÜRK
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
141
|
İSMAİL ŞENGÜR
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
142
|
İSMAİL TULUM
|
BALIKESİR
|
|
143
|
İSMAİL YILDIRIM
|
ÇORUM
|
|
144
|
İSMET YILMAZ
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
145
|
KADER YILDIRIM
|
MANİSA
|
SOMA
|
146
|
KADİR ÖZEL
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
147
|
KAMBER ÇAĞLAR
|
KÜTAHYA
|
|
148
|
KAMİL ÇAL
|
MANİSA
|
SOMA
|
149
|
KASIM SOFTA
|
MANİSA
|
SOMA
|
150
|
KAZIM KARAÇOBAN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
151
|
KEMAL ÇOBAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
152
|
KENAN AKDENİZ
|
MANİSA
|
AKHİSAR
|
153
|
KENAN AKSOY
|
İZMİR
|
KINIK
|
154
|
KENAN AVCI
|
ZONGULDAK
|
|
155
|
KORAY KARADAĞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
156
|
MAHMUT AKBULUT
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
157
|
MEHMET AKİF GÜNAYDIN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
158
|
MEHMET ALİ ÖZCAN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
159
|
MEHMET ATEŞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
160
|
MEHMET AZMAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
161
|
MEHMET ÇELİK
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
162
|
MEHMET EFE
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
163
|
MEHMET EMİN ÇARDAK
|
MANİSA
|
SOMA
|
164
|
MEHMET ESER
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
165
|
MEHMET GÜLŞEN
|
KÜTAHYA
|
|
166
|
MEHMET ŞENTÜRK
|
MANİSA
|
SOMA
|
167
|
MEHMET YAVAŞ
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
168
|
MEHMET YETİM
|
İZMİR
|
KINIK
|
169
|
MESUT MEMİŞ
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
170
|
MESUT ÖZKOÇ
|
MANİSA
|
SOMA
|
171
|
METİN BURMALI
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
172
|
METİN USLU
|
İZMİR
|
KINIK
|
173
|
MİTHAT ÖZDİRİK
|
BARTIN
|
|
174
|
MUHAMMED ARSLANCAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
175
|
MUHAMMED ÇAĞAN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
176
|
MUHAMMED GİRĞİN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
177
|
MUHARREM ÇİÇEKLİ
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
178
|
MUHARREM ŞEN
|
ZONGULDAK
|
ÇAYCUMA
|
179
|
MUHSİN TAŞ
|
İZMİR
|
KINIK
|
180
|
MURAT AVCI
|
MANİSA
|
SOMA
|
181
|
MURAT GEZGİN
|
İZMİR
|
KINIK
|
182
|
MURAT GÜMÜŞ
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
183
|
MURAT KANDEMİR
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
184
|
MUSA KARA
|
MANİSA
|
SOMA
|
185
|
MUSA KARAÇOBAN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
186
|
MUSTAFA ÇALI
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
187
|
MUSTAFA DAĞLI
|
İZMİR
|
KINIK
|
188
|
MUSTAFA FENERLİ
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
189
|
MUSTAFA KAYA
|
MERSİN
|
MUT
|
190
|
MUSTAFA KOCABAŞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
191
|
MUSTAFA KORKMAZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
192
|
MUSTAFA SEDAT TOPRAK
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
193
|
MUSTAFA TÜRKHAN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
194
|
MUZAFFER EREN
|
MANİSA
|
SOMA
|
195
|
MÜCAHİT YARDIMCI
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
196
|
NİHAT KAYRAK
|
İZMİR
|
KINIK
|
197
|
NİYAZİ BAYRAM
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
198
|
NİYAZİ İZMİR
|
İZMİR
|
KINIK
|
199
|
NİYAZİ KURBAN
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
200
|
NUMAN KANDEMİR
|
KÜTAHYA
|
|
201
|
NURAN YANKIN
|
MANİSA
|
SOMA
|
202
|
NURETTİN KARA
|
ZONGULDAK
|
ÇAYCUMA
|
203
|
NURETTİN YILDIZ
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
204
|
NURULLAH KÖSE
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
205
|
OKAN MERDİM
|
İZMİR
|
KINIK
|
206
|
ORHAN ÖKSÜZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
207
|
OSMAN FINDIK
|
MANİSA
|
AKHİSAR
|
208
|
OSMAN ÖZGÜN
|
BARTIN
|
|
209
|
OSMAN ŞAM
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
210
|
ÖMER AFACAN
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
211
|
ÖMER ELİBOL
|
KÜTAHYA
|
|
212
|
ÖMER ÖZCAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
213
|
ÖZAY EREN
|
BALIKESİR
|
SUSURLUK
|
214
|
ÖZCAN BOZDAĞ
|
BALIKESİR
|
BİGADİÇ
|
215
|
ÖZCAN ÖNCÜ
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
216
|
ÖZCAN SARI
|
MANİSA
|
SOMA
|
217
|
ÖZGÜL ÇİFTÇİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
218
|
ÖZGÜR ÇEVİRGEN
|
İZMİR
|
KINIK
|
219
|
ÖZGÜR ŞEN
|
KÜTAHYA
|
|
220
|
RAMAZAN ALDEMİR
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
221
|
RAMAZAN ÇAKIR
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
222
|
RAMAZAN ÇATAR
|
ÇORUM
|
|
223
|
RAMAZAN DOĞAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
224
|
RAMAZAN KÖKÇÜ
|
İZMİR
|
KINIK
|
225
|
RAMAZAN MERCAN
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
226
|
RAMAZAN SAVAŞAN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
227
|
RAMAZAN SÖKMEN
|
MANİSA
|
GÖLMARMARA
|
228
|
RAMAZAN ŞAHİN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
229
|
RAMAZAN UÇKUN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
230
|
RAMAZAN ÜNAL
|
ZONGULDAK
|
ÇAYCUMA
|
231
|
RAMAZAN YAVAŞ
|
İZMİR
|
KINIK
|
232
|
RECEP ALDEMİR
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
233
|
RECEP GÜMCÜR
|
MANİSA
|
SOMA
|
234
|
RECEP TERZİ
|
MANİSA
|
DEMİRCİ
|
235
|
RECEP TÜRK
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
236
|
REMZİ ARTAR
|
BALIKESİR
|
|
237
|
RIDVAN KAZANCI
|
KARABÜK
|
YENİCE
|
238
|
RIDVAN KOÇHAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
239
|
RUHİ DAĞLI
|
İZMİR
|
KINIK
|
240
|
SADETTİN YILMAZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
241
|
SADIK AKDAĞ
|
İZMİR
|
BERGAMA
|
242
|
SADIK ÇAKIR
|
İZMİR
|
KINIK
|
243
|
SADİ ALMAZ
|
İZMİR
|
KINIK
|
244
|
SADRETTİN GÜNGÖR
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
245
|
SAFFET ŞAHİN
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
246
|
SAİM ÖZCAN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
247
|
SAİT KARACA
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
248
|
SAMİ YILDIRIM
|
İZMİR
|
KINIK
|
249
|
SEBAHATTİN AYDIN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
250
|
SEFER HAZAR
|
MANİSA
|
SOMA
|
251
|
SEFER YAYLA
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
252
|
SELAHATTİN KAYRAK
|
İZMİR
|
KINIK
|
253
|
SELAMİ TİZEL
|
KÜTAHYA
|
|
254
|
SEMAİ AKTAŞ
|
MANİSA
|
SOMA
|
255
|
SERKAN BURAN
|
İZMİR
|
KINIK
|
256
|
SERKAN GÜNEŞ
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
257
|
SEYİT ALİ ÇETİN
|
KÜTAHYA
|
|
258
|
SEZAİ KİLİNÇ
|
İZMİR
|
KINIK
|
259
|
SİNAN YILMAZ
|
MANİSA
|
SOMA
|
260
|
SUAT ESEN
|
MANİSA
|
SOMA
|
261
|
SÜLEYMAN AKCAN
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
262
|
SÜLEYMAN ALDEMİR
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
263
|
SÜLEYMAN ÇATA
|
MANİSA
|
SOMA
|
264
|
SÜLEYMAN KANDEMİR
|
MANİSA
|
SOMA
|
265
|
SÜLEYMAN TUNAHAN ULUSOY
|
KÜTAHYA
|
GEDİZ
|
266
|
ŞABAN İLÇİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
267
|
ŞAHİN AYDIN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
268
|
ŞAVKİ DEĞİRMEN
|
MANİSA
|
SOMA
|
269
|
ŞENAY BAYGÜL
|
BALIKESİR
|
BİGADİÇ
|
270
|
ŞERAFETTİN GİRGİN
|
BALIKESİR
|
İVRİNDİ
|
271
|
ŞERİF GENÇ
|
KÜTAHYA
|
GEDİZ
|
272
|
ŞERİF GEZGİN
|
İZMİR
|
KINIK
|
273
|
ŞEVKET SABAN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
274
|
ŞİNASİ TOKMAK
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
275
|
TEBİB KASKA
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
276
|
TALİP ÖZTEN
|
KÜTAHYA
|
GEDİZ
|
277
|
TAYİP ŞENLİK
|
MANİSA
|
SOMA
|
278
|
TEZCAN ŞENTÜRK
|
MANİSA
|
SALİHLİ
|
279
|
TOLGA ÖZCAN
|
MANİSA
|
SOMA
|
280
|
TUNCAY SİDAL
|
İZMİR
|
KINIK
|
281
|
TUNCAY ŞAHİN
|
İZMİR
|
KINIK
|
282
|
TUNCER ÜLHAN
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
283
|
TURGAY YAĞCI
|
MANİSA
|
SOMA
|
284
|
TURGUT YILMAZ
|
İZMİR
|
KINIK
|
285
|
UĞUR CANBEY
|
MANİSA
|
SOMA
|
286
|
UĞUR ÇOLAK
|
MANİSA
|
SOMA
|
287
|
VEYSEL ARKAN
|
İZMİR
|
KINIK
|
288
|
YAHYA AYBAK
|
KÜTAHYA
|
|
289
|
YILDIRIM GÜNEY
|
MANİSA
|
SOMA
|
290
|
YILMAZ ÇİFİTCİ
|
MANİSA
|
SOMA
|
291
|
YILMAZ EROL
|
BALIKESİR
|
|
292
|
YUNUS YILANCI
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
293
|
YÜKSEL AKCAN
|
KÜTAHYA
|
TAVŞANLI
|
294
|
YÜKSEL CANGÜL
|
MANİSA
|
SOMA
|
295
|
YÜKSEL YAŞAR
|
BALIKESİR
|
DURSUNBEY
|
296
|
ZABİT ATAŞ
|
İZMİR
|
KINIK
|
297
|
ZEKERİYA KUZU
|
MANİSA
|
SOMA
|
298
|
ZEKİ COŞKUN
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
299
|
ZEKİ GEZER
|
BALIKESİR
|
SAVAŞTEPE
|
300
|
ZEYNEL UZAR
|
ÇORUM
|
|
301
|
ZÜHTÜ YILDIRIM
|
MANİSA
|
KIRKAĞAÇ
|
Yazıları e-posta ile otomatik
olarak almak isterseniz şu adrese boş bir e-mail yollayınız.
Twitter:
Bloglar:
Kitapları İndirmek İçin:
Videolar:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder